Henri Matisse: Renkleri Vahşice Kullanan Sanatçı

Fovizm’in babası ünlü ressam Henri Matisse, çoğumuzun Şapkalı Kadın tablosuyla tanıdığı bir sanatçıdır. Sanat, insan ruhunun ve estetik anlayışının yansımasıdır. O halde, renkleri büyük bir ustalıkla kullanan Henri Matisse’i biraz daha yakından tanıyalım.

  1. Fransa’da Dünyaya Gelmiş ve Burada Büyümüştür

Henri Matisse, Fransa’nın kuzeyinde kalan Le Cateau-Cambrésis komününde doğdu. Çocukluğu Picardie bölgesinde yer alan Bohain-en-Vermandois’da geçen Matisse, tahıl tüccarı bir babanın en büyük oğluydu.

  1. Mahkeme yöneticisi olarak çalışmıştır

Matisse, 1887 yılında hukuk okumak için Paris’e gitti. Eğitimini tamamlayıp deneyim kazandıktan sonra bir mahkeme yöneticisi olarak çalışmaya başladı. Sanata o zamanlarda da ilgisi olan Matisse, sabahları önce École des Beaux-Arts (Güzel Sanatlar Okulu) ve Académie Julian’da verilen resim derslerine katılır, derslerden sonra mahkemeye geçerdi.

  1. Sanat Hayatı Apandisit Ameliyatı ile Başladı

Matisse, 1889 yılında apandisit ameliyatı geçirdi. Annesi, oğlunun iyileşme sürecine yardımcı olmak için ona resim malzemeleri aldı. Her ne kadar o sırada kimse bunun farkında olmasa da, bu, sanat tarihinin en değerli üyelerinden birisinin doğuşuydu.

Sanatın kendisine verdiği özgürlüğe aşık olan Matisse, babasını hayal kırıklığına uğratan bir karar aldı ve 1891 yılında sanat eğitimi almak için Paris’e gitti.

  1. Matisse, Picasso ile de tanışmıştı

Matisse ile Picasso’nun tanışması, Amerikalı yazar ve sanat koleksiyoncusu Gertrude Stein tarafından düzenlenen bir toplantıda gerçekleşti. İlk başta birbirlerinden fazla hazzetmeyen iki sanatçı, aralarındaki olumsuz ilişkiye rağmen birbirlerinin sanatına saygı duydular. Elbette bu durum ikilinin birbirlerinin ortaya koyduğu çalışmaları sert bir şekilde eleştirmesinin önüne geçemedi.

Matisse ile Picasso arasındaki en büyük fark Matisse’in eserlerinde doğadan Picasso’nun ise hayal gücünden ilham almasıydı.

  1. Fovizm’in babası ve Afrika sanatının hayranı
Fovizm’in en bilinen örneklerinden olan 1905 tarihli Şapkalı Kadın tablosu. San Francisco Modern Sanat Müzesi.

Matisse, Fovizm adı verilen sanat akımının kurucularından sayılmaktadır. Bu akımda renkler kaba ve çiğ bir şekilde kullanılırlar; Fovist sanatçılara göre renkler insanların onlarla ilişkilendirdiği anlamlara sahip olmak zorunda değildir. Örneğin, Matisse, kendisine göre yeşilin her zaman çimeni mavinin ise göğü temsil etmeyeceğini söylemiştir.

Fovizm akımının ismi de aslında bu sanat akımında renklerin “vahşice” kullanılmasından gelmektedir. Henri Matisse, André Derain ve Maurice de Vlaminck, 1905 yılında Paris’te bir sergi açmışlardır. Henüz bir adı olmayan, renklerin tamamen kaba ve çiğ kullanımına dayanan bu yeni sanat tarzıyla yapılmış olan resimlerini de burada sergilemişlerdir. Sergiye katılan sanat eleştirmeni Louis Vauxcelles, bu resimleri görünce ressamlara “Les fauves!” yani “yabanıllar” ya da “vahşi hayvanlar” olarak hitap etmiştir.

Matisse aynı zamanda Afrika sanatının da büyük bir hayranıydı. Cezayir ve Fas’ta geçirdiği süre boyunca yerel sanat akımlarıyla ilgilendi, Afrika sanatını temsil eden nesnelerden bir koleksiyon yaptı.

  1. Makaslarla resim yapabiliyordu

Matisse 1941 yılında kansere yakalandı. Her ne kadar geçirdiği ameliyat başarılı olsa da üç ay boyunca yatalak bir şekilde yaşamak zorunda kaldı. Bu sırada renkli kağıtları kesip duvara yapıştırarak yeni bir sanat tarzı ortaya koydu. Renkli kağıtları istediği sonucu alana kadar yeniden düzenliyor böylece yatağından kalkamasa bile resim yapmaktan vazgeçmiyordu.

  1. Heykeltıraş ve Caz Hayranı

Matisse her ne kadar resimleri ile bilinse de heykeltıraşlığa doğal bir yatkınlığı vardı. Matisse, heykellerinin yarısını 1900 ile 1910 yılları arasında tamamladı. Toplamda 82 bronz heykel yapmıştı. Aynı zamanda bir Caz hayranı olan Matisse, bu müzik türünün ritmini ve derin anlamını sevdiğini belirtmişti.

  1. Matisse evcil hayvanlarına düşkündü

Matisse’in hayvanlara ve doğaya olan sevgisi pek çok tablosunda da karşımıza çıkmaktadır. Ünlü sanatçının Cousi, Minouche ve La Puce adlı üç kedisi vardı. Matisse’in kedilerini her sabah brioche adı verilen bir çeşit tatlı Fransız ekmeği ile beslediği biliniyor.

Web sitemizde yer alan Matisse eserlerine ulaşmak için buraya tıklayınız

Kapat
Renge Göre Filtrele
Ürün kategorileri